Destan Hakkında Bilgi
Türklerin, Yaradılış Destanından sonra bilinen en eski destanı Alp Er Tunga Destanıdır.
Alp Er Tunga M.Ö. VII. yüzyılda yaşamış bir Saka hükümdarıdır. Türk-İran
savaşlarında ün kazanmış İran hükümdarı Keyhüsrev'e yenilerek öldürülmüştür.
Milattan önceki Türk-İran savaşlarını anlatan bu destanın hacimli ve zengin parçaları
Firdevsi'nin Şahnâme'sinde bulunmaktadır. Alp Er Tunga'nın, o zamanki bir
düşman destanında bu ölçüde yer alışı, onun İranlıların hayatında derin izler bırakmış
olduğunu gösterir. XI. yüzyılda Kâşgarlı Mahmut tarafından yazılan Divânü
Lûgati't-Türk'te, büyük Saka hükümdarının yeri geldikçe anıldığı görülür. Alp
Er Tunga'nın ölümü konusunda söylenmiş bir sagu (ağıt, mersiye) da Kaşgarlı
Mahmud tarafından yazıya geçirilmiştir. Bu ağıtın Alp Er Tuga Destanının son
bölümüne ait bir parça olması olasıdır.
Destanın Konusu
İran ülkesinde birçok padişahlık bulunuyordu. Bunlardan biri de Kâbil Padişahlığı idi ve başında
da Zal adlı biri vardı. Kabil padişahı Zal, Alp Er Tunga'nın elinde esir olan İran hükümdarını
kurtarmak için Turan ülkesine yürüdü. Alp Er Tunga'yı yendi ama hükümdarını
kurtaramadı. Zaman geçti. İran ülkesine hükümdar olan Zev de öldü. Bunu fırsat bilen Alp
Er Tunga İran'a bir daha savaş açtı. O zamana kadar Zal da yaşlanmıştı. Kendi yerine, Alp
Er Tunga'ya karşı oğlu Rüstem'i yolladı. Halen, Anadolu'da da Zaloğlu Rüstem adıyla meşhur
olan halk kitaplarında Zaloğlu Rüstem ile Arap Üzengi Cengi diye hikayeleri anlatılan
bu ünlü İran kahramanı ile Alp Er Tunga arasında sayısız savaşlar oldu. Savaşların çoğunu
Rüstem, bir kısmını da Alp Er Tunga kazandı.
Bu savaşlar devam ederken İran'ın hükümdarı bulunan Keykavus, oğlu Siyavüş'ü ve Zaloğlu
Rüstem'i gücendirmişti. Bunun üzerine şehzade Siyavüş kaçıp Alp Er Tunga'ya sığındı.
Orada uzun zaman kaldı, hatta Türk yiğitlerinden birinin kızıyla evlendi, Keyhüsrev adını
verdiği bir de oğlu oldu.
Keyhüsrev büyüyünce, İranlılar onu kaçırıp hükümdar yaptılar. Keyhüsrev Zaloğlu Rüstem'i
hoş tutup gönlünü aldı ve Alp Er Tunga'nın üzerine gönderdi. Yine bir çok savaşlar oldu.
Çoğunda Alp Er Tunga yenildi. Sonunda Alp Er Tunga iyici yoruldu, ordusu dağıldı,
askeri kalmadı. Tek başına dağlara çekilip bir mağarada kendi halinde yaşadı. Ancak bir gün
izini bulan İran askerleri onu öldürdüler.
Türklerin, Yaradılış Destanından sonra bilinen en eski destanı Alp Er Tunga Destanıdır.
Alp Er Tunga M.Ö. VII. yüzyılda yaşamış bir Saka hükümdarıdır. Türk-İran
savaşlarında ün kazanmış İran hükümdarı Keyhüsrev'e yenilerek öldürülmüştür.
Milattan önceki Türk-İran savaşlarını anlatan bu destanın hacimli ve zengin parçaları
Firdevsi'nin Şahnâme'sinde bulunmaktadır. Alp Er Tunga'nın, o zamanki bir
düşman destanında bu ölçüde yer alışı, onun İranlıların hayatında derin izler bırakmış
olduğunu gösterir. XI. yüzyılda Kâşgarlı Mahmut tarafından yazılan Divânü
Lûgati't-Türk'te, büyük Saka hükümdarının yeri geldikçe anıldığı görülür. Alp
Er Tunga'nın ölümü konusunda söylenmiş bir sagu (ağıt, mersiye) da Kaşgarlı
Mahmud tarafından yazıya geçirilmiştir. Bu ağıtın Alp Er Tuga Destanının son
bölümüne ait bir parça olması olasıdır.
Destanın Konusu
İran ülkesinde birçok padişahlık bulunuyordu. Bunlardan biri de Kâbil Padişahlığı idi ve başında
da Zal adlı biri vardı. Kabil padişahı Zal, Alp Er Tunga'nın elinde esir olan İran hükümdarını
kurtarmak için Turan ülkesine yürüdü. Alp Er Tunga'yı yendi ama hükümdarını
kurtaramadı. Zaman geçti. İran ülkesine hükümdar olan Zev de öldü. Bunu fırsat bilen Alp
Er Tunga İran'a bir daha savaş açtı. O zamana kadar Zal da yaşlanmıştı. Kendi yerine, Alp
Er Tunga'ya karşı oğlu Rüstem'i yolladı. Halen, Anadolu'da da Zaloğlu Rüstem adıyla meşhur
olan halk kitaplarında Zaloğlu Rüstem ile Arap Üzengi Cengi diye hikayeleri anlatılan
bu ünlü İran kahramanı ile Alp Er Tunga arasında sayısız savaşlar oldu. Savaşların çoğunu
Rüstem, bir kısmını da Alp Er Tunga kazandı.
Bu savaşlar devam ederken İran'ın hükümdarı bulunan Keykavus, oğlu Siyavüş'ü ve Zaloğlu
Rüstem'i gücendirmişti. Bunun üzerine şehzade Siyavüş kaçıp Alp Er Tunga'ya sığındı.
Orada uzun zaman kaldı, hatta Türk yiğitlerinden birinin kızıyla evlendi, Keyhüsrev adını
verdiği bir de oğlu oldu.
Keyhüsrev büyüyünce, İranlılar onu kaçırıp hükümdar yaptılar. Keyhüsrev Zaloğlu Rüstem'i
hoş tutup gönlünü aldı ve Alp Er Tunga'nın üzerine gönderdi. Yine bir çok savaşlar oldu.
Çoğunda Alp Er Tunga yenildi. Sonunda Alp Er Tunga iyici yoruldu, ordusu dağıldı,
askeri kalmadı. Tek başına dağlara çekilip bir mağarada kendi halinde yaşadı. Ancak bir gün
izini bulan İran askerleri onu öldürdüler.